NE kadar önemli yıldızlarınız olursa olsun sahada mücadele etmediğiniz ve rakibinizden fazla istemediğiniz sürece futbolda sıkıntı yaşarsınız. Fenerbahçe belki de üst üste 9 maç kazanmanın getirdiği özgüvenle sahaya çıktı ama Antalyaspor’un dirençli futbolunu karşısında bu özgüvenin sıkıntısını fazlasıyla çekti.
NURİ Şahin, Fenerbahçe’yi iyi analiz etmiş. Sürekli kısa paslarla Fenerbahçe’nin baskısını kırdı, gelişigüzel oynamayarak da kontra fırsatı tanımadı. Özellikle ilk yarıda Fenerbahçe oyuna hiç ortak olamadı. Konuk ekip yakaladığı hızlı hücumda Adam Buksa ile cezayı kesti. Burada Hakem Halil Umut Meler’in avantaj kuralını iyi uygulamasının da rolü büyüktü. Fenerbahçe kalesini ilk kez koruyan Livakovic bu golde gereğinden önce yere yatıp, bacak arasından topu ağlarında gördü. Hırvat kalecinin biraz daha zamana ihtiyacı var, orası kesin. Adam Buksa, dünkü maçta Lewandowski gibiydi. Attığı ikinci goldeki vuruşu da üst düzeydi. Zajc’tan 6 numara olmaz. Bu bölge için çok yumuşak kaldı ve ikinci golü yedirdi.
CENGİZ Ünder’in oyunun başında sakatlanmasının ardından yerine giren İrfan Can Kahveci ise hak ettiği formanın hakkını verdi. Hem attığı gol hem de Szymanski’ye yaptığı asistle Dzeko’nun en büyük yardımcısı rolünü üstlendi.
FENERBAHÇE’DE tek bir gerçek var o da Edin Dzeko. Şu an takımın her şeyi. Sadece gol atmıyor, tüm hücum organizasyonlarını en uçtan yönetiyor. Yaşının çok ötesindeki futboluyla Fenerbahçe’yi ayakta tutuyor. Galatasaray için İcardi neyse Fenerbahçe için Dzeko da o.
NETİCEDE kazanan haklıdır ve üst üste 10 maç kazanan bir takım da alkışlanır.
Yasin Yıldırım
